5 Ekim 2017 Perşembe

Dolarizasyon, Volatilite ve Kur arasındaki İlişki

Özyeğin Üniversitesi Finans Mühendisliği ve Risk Yönetimi Yüksek Lisans Bitirme Projesi kapsamında yaptığım çalışmanın özetini ve öne çıkan bulguları aşağıda bulabilirsiniz.

ÖZET
Bu çalışmada, finansal dolarizasyonun nedenleri, sonuçları, türleri ve dolarizasyon ve nominal kur oynaklığı arasındaki ilişki ele alınmıştır. Bazı emtia ithalatçı gelişmekte olan ülke ekonomisinde olduğu gibi Türkiye de uluslararası döviz rezervleri bakımından yetersiz ve yabancı kaynaklara oldukça bağımlı bir ülkedir. Güçlü döviz talebi ise özellikle ABD, Avrupa, İngiltere ve Japonya gibi küresel merkez bankalarının genişlemeci para politikalarından çıkmaya başladıkları dönemlerde nominal kur üzerindeki oynaklığın artmasına neden olmaktadır. Sonuç olarak, Türk Lirasındaki değer kaybı (oynaklıktaki artış) enflasyon dinamiklerinde bozulmaya neden olmaktadır. Bu sebeple TCMB, aşırı kur oynaklıklarının gözlendiği dönemlerde ya doğrudan döviz satışları yaparak ya da kısa vadeli gösterge niteliğindeki faizleri artırmak suretiyle kurdaki değer kaybının enflasyon ve enflasyon beklentileri üzerindeki olumsuz etkisini ortandan kaldırmaya çalışmaktadır. Ancak kurdaki değer kaybı ile enflasyon arasındaki kısır döngü daha yüksek enflasyon ve daha zayıf nominal para birimine dönüşerek devam etmektedir.

Bu çalışmada,  Türkiye'de dolarizasyonun olup olmadığını ispatlamak için yurtiçi yerleşiklerin döviz tevdiat hesapları, M2 geniş para tanımı, dış borç stoku, GSYH, yabancı para cinsinden ihraç edilmiş borçlar ve Türkiye'nin toplam yurtiçi borç stok verileri incelenmek suretiyle birleşik dolarizasyon endeksi oluşturulmuştur. Ayrıca, TARCH analizi yapılarak dolarizasyon ve nominal kur oynaklığı arasındaki muhtemel ilişki araştırılmıştır.

Öne Çıkan Bulgular:
  • Türkiye 2013 yılında Eski Fed Başkanı Bernanke'nin tapering sinyalinin ardından yüksek dolarizasyon trendine girdi.
  • Dış borcun GSYH içindeki artan payı dolarizasyon trendindeki artışta en büyük paya sahip.
  • 2005-2016 dönemi incelendiğinde Türkiye Type I ülkesi. Yani hem reel sektörün borcunun toplam dış borç içindeki payı  hem de yabancı para cinsinden ihraç edilen borçların M2 para arzı içindeki payı %10'dan daha fazla.
  • Treshold Arch  analizine göre TL'den hard currencilere geçişteki %1'lik artış 2 ay sonra Dolar TL kurunun volatilitesini yaklaşık %3 artırıyor.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder