Et ve Süt Kurumu, Şubat ayının son haftalarında Türkiye Kasaplar Federasyonuna üye kasaplar ve Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı kasaplara doğrudan taze karkas dana eti satılacağını duyurmuştu. Bu etin fiyatının ise 23,30 TL+KDV olacağı açıklanmıştı.
Et ve Süt Kurumu bu hamleyle et fiyatlarındaki düşüşü genele yaymayı amaçlıyor. Ayrıca Kurum tedarik zincirini kırarak aracılık maliyetlerini ortadan kaldırmaya çalışıyor. Bu hamle tedarikçilerin fahiş kar marjını caydırıcı yönde atılmış bir adım ve et piyasasına kamunun doğrudan müdahalesi olarak yorumlanabilir.
Son olarak ise Et ve Süt Kurumu, 14 Mart'ta ithal dondurulmuş karkas sığır eti satılacağını duyurdu. Zaten uzun zamandır et ithalatının yapılacağı yönde açıklamalar yapılıyordu. Et ithalatı seçeneğinin kullanılması yerli et arzının et talebinden daha az olmasıyla açıklanabilir.
Et ve Süt Kurumu ithal dondurulmuş karkas etinin kg fiyatının 20 TL+KDV olacağını açıkladı. Mevcut durumda karkas dana et fiyatı 23,50'ye geriledi. Yani Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının yürüttüğü kampanyalar meyvesini vermeye başladı. Yapılan bu hamlenin ardından dana karkas fiyatlarının bir miktar daha düştüğü görülebilir.
Ayrıca Et ve Süt Kurumu son olarak süt piyasasına da el atacaklarını açıkladı. Aracıların üreticilerden aldığı sütü(85 kuruş) Et ve Süt Kurumu üreticiden daha yüksek bir fiyatla (1,15 TL) alacak. Et ve Süt kurumu sütü sanayicilere ise direkt satacak. Böylece tedarik zinciri azalacak ve kar marjları daha dengeli oluşacak. En önemlisi kaynakların sürdürülebilirliği açısından üreticilerin daha fazla kazanması (zaten adil olan da bu) süt hayvanlarının kesilmekten (zorunlu olarak) kurtarılmasını sağlayacak. Çünkü sütçülükle iştigal eden üreticiler, borçlarını çeviremeyince ellerindeki hayvanları kesmek zorunda kalıyor. Hayvanlar kesilince süt üretimi azalıyor. Süt üretiminin azalması ise süt ve süt ürünleri fiyatını yükselmesi, enflasyonun artması ve refah seviyesinin azalması gibi olumsuz durumlar doğuruyor. Ayrıca süt hayvanlarının kesilmesi (öküzün altında buzağı aranmaz!) doğrudan hayvan adedinin azalmasına neden olacaktır.
Ayrıca Et ve Süt Kurumu son olarak süt piyasasına da el atacaklarını açıkladı. Aracıların üreticilerden aldığı sütü(85 kuruş) Et ve Süt Kurumu üreticiden daha yüksek bir fiyatla (1,15 TL) alacak. Et ve Süt kurumu sütü sanayicilere ise direkt satacak. Böylece tedarik zinciri azalacak ve kar marjları daha dengeli oluşacak. En önemlisi kaynakların sürdürülebilirliği açısından üreticilerin daha fazla kazanması (zaten adil olan da bu) süt hayvanlarının kesilmekten (zorunlu olarak) kurtarılmasını sağlayacak. Çünkü sütçülükle iştigal eden üreticiler, borçlarını çeviremeyince ellerindeki hayvanları kesmek zorunda kalıyor. Hayvanlar kesilince süt üretimi azalıyor. Süt üretiminin azalması ise süt ve süt ürünleri fiyatını yükselmesi, enflasyonun artması ve refah seviyesinin azalması gibi olumsuz durumlar doğuruyor. Ayrıca süt hayvanlarının kesilmesi (öküzün altında buzağı aranmaz!) doğrudan hayvan adedinin azalmasına neden olacaktır.
2011-2015 yılları arasındaki istatistikler incelendiğinde canlı et ihracatındaki artışa karşılık canlı hayvan ithalatının azaldığı görülüyor. Canlı hayvan ithalatındaki düşüş trendine 2015 yılında üretimdeki %26'lık azalış da eklenince et fiyatlarının neden yükseldiği daha anlaşılır hale geliyor. Üretim, tüketimi karşılayacak boyutta olmayınca fiyatlar yükseliyor. Fiyatlar yükselince ise refah azalıyor.
Et ve süt fiyatlarının düşürülmesi için daha neler yapılabilir?
Perakende et için uygulanan KDV (%8) ve canlı hayvan ithalat vergisinin (%15) düşürülmesi et fiyatlarının daha da düşmesine imkan sağlayabilir.
Yem ve samanın ithal edilmesi yerine yurtiçinde yem saman üretme koşullarının tesis edilmesi veya iyileştirilmesi de et ve süt fiyatlarına olumlu yansıyabilir. Zira ithal yem ve saman dolardaki değerlenmenin yem ve saman fiyatları üzerinde geçişkenlik etkisi oluşturmasına neden olacaktır. Yani dolar yükselirse yem ve saman fiyatları da yükselir. Yem ve saman fiyatları yükselince ise haliyle et ve süt fiyatları yükselir.
Hayvancılık tesislerinin teknolojiyle tam entegre hale getirilmesi de et ve süt verimliliğini artıracaktır. Bu da fiyatları düşürücü yönde etkileyecektir.
Hayvancılığın bilinçli olarak yapılması da et ve süt fiyatlarının düşürülmesi için önemli bir faktör olabilir. Et ve süt ırklarından amaca uygun bir şekilde üretim süreçlerinde yararlanılması et ve süt fiyatlarının düşmesini sağlayacaktır. Örneğin et için Fransız ırkı Charolais ve Limoisin, süt için İsviçre ırkı Simmental yetiştirilmesi daha fazla randıman sağlayacaktır.
Hayvancılığın bilinçli olarak yapılması da et ve süt fiyatlarının düşürülmesi için önemli bir faktör olabilir. Et ve süt ırklarından amaca uygun bir şekilde üretim süreçlerinde yararlanılması et ve süt fiyatlarının düşmesini sağlayacaktır. Örneğin et için Fransız ırkı Charolais ve Limoisin, süt için İsviçre ırkı Simmental yetiştirilmesi daha fazla randıman sağlayacaktır.
Yukarıdaki veriler Tüik ve etfiyatlari.com adresinden alınmıştır.
ÇEKİNCE:
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder